Ankara‘da Dilan Melis Güvenç isimli genç kız, ehliyet için sıhhat raporu almaya gittiği sıhhat ocağında hayatının şokunu yaşadı. Kayıtlarda uyuşturucu kullandığını, birçok hastanede kaydı olduğunu, kimliği kullanılarak bir kişinin gece kulübünde çalıştırıldığını ve kendi ismine senet tutulduğunu öğrenen Güvenç, rastgele bir işe giremediğini söyledi.
Ankara‘da yaşayan Dilan Melis Güvenç, 2020 yılında kimliğini kaybetti. Kimliğini kaybetmesinin akabinde Güvenç, nüfus müdürlüğüne giderek talep oluşturdu ve yeni kimliğini aldı. 3 yıl ortadan sonra 2023 Eylül ayında ehliyet için sıhhat raporu almaya giden Güvenç, ‘uyuşturucu kullandığın için sıhhat raporu alamazsın’ cevabıyla karşılaştı. Aile doktorunun söylemesi üzerine sıhhat kayıtlarına e-nabız üzerinden ulaşan Güvenç, uyuşturucu kullanımı ile ilgili hastane kayıtlarının kendisine ilişkin olmadığını ve kimliğinin kullanıldığını sav etti. Hususla ilgili savcılığa cürüm duyurusunda bulunan Güvenç, kimlik bilgileri kullanılarak Ankara‘da bir cümbüş yerinde bir kişinin sigorta girişi yapılarak çalıştığını öğrendi. Kimlik bilgilerinin çalınmasından ötürü bu süreçlerin gerçekleştiğini sav eden Güvenç, sıhhat raporu alamaması sebebiyle rastgele bir işe de giremediğini söyledi.
“Eski kimliğim hala bende”
Dilan Melis Güvenç (23), 2020 yılında kimliğini kaybettiğini söyleyerek, “Direkt nüfus müdürlüğüne gittim. Orada kayıp talebimi oluşturup yeni kimliğimi aldım. Bir hafta sonra eski kimliğimi buldum. O kimlik de hala bende duruyor. Yeni kimliğimi de şu an kullanıyorum. Onun haricinde rastgele bir kimlik kaybım yok” dedi.
“Adıma 8-10 hastanede acil kaydı açılmış”
Yazın ehliyet almaya karar verdiğinde sıhhat raporu gerekmesi sebebiyle aile tabibini ziyaret ettiğini belirten Güvenç, yaşanan olayı şöyle anlattı:
“Doktorum sıhhat kayıtlarımı denetim ettiğinde bana ehliyet için sıhhat raporu veremeyeceğini zira unsur kullandığımı söyledi. Bunun nasıl olabileceğini sordum. Kendisi kayıtları açıp denetim edebileceğimi söyledi. e-nabız’dan kayıtları denetim ettim. Dediği üzere Ankara içinde 8-10 farklı hastanede benim adıma açılmış çoğunluğu acil kaydı açılmış. Hatta Hacettepe Üniversitesinde bir gün ağır bakımda yatıldığına dair dokümanla karşılaştım. Birinci evvel uyuşturucu analizlerinin çıktığı Etlik Kent Hastanesine gittim. Oraya gittiğimde polisle görüştüm, isimli olay olup olmadığını denetim ettiler. İsimli olay olmadığını görünce de en yakın karakola müracaat etmemi söylediler. Oraya gittiğimde de Emniyet Genel Müdürlüğünün sisteminde benim geçmiş sorgularıma baktıklarında bir ay kadar evvel karakolda söz verdiğimi, benim bu türlü bir tabirim olup olmadığını sordular. Ben de kendilerine bu türlü bir tanıklığımın olmadığını söyledim. Evrak numarası ile o karakolu ziyaret ettim. O karakolda da kamera kayıtlarına ulaştık, birlikte izledik. Benim kimliğimi kullanarak tabir veren kişiyi de gördüm. Polis bana kamera kayıtlarını veremeyeceği için savcılığa yönlendirdi. Bu sayede savcılığa giderek cürüm duyurusunda bulundum.”
“3’er gün olmak üzere tıpkı gece yerinde farklı vakit aralıklarında sigortamın bulunduğunu gördüm”
Savcılık soruşturmasının akabinde e-devlet üzerinden Toplumsal Güvenlik Kurumu (SGK) dökümünü incelediğini söyleyen Güvenç, “SGK kayıtlarımı denetim ettiğimde 3’er gün olmak üzere birebir gece yerinde farklı vakit aralıklarında sigortamın bulunduğunu gördüm. Rastgele o denli bir yerde çalışmışlığım olmadığı için bu bilgilerle tekrar ek nüsha sunmak için savcılığa gittim. Bu süreçte birkaç hastane kaydı daha oldu. Tekrar tekrar savcılığa gittim. Bundan bir hafta önceye kadar hiçbir haber yoktu. Soruşturmam hala devam ediyordu. Bir hafta evvel Çankaya’daki polis karakolundan bir polis memuru beni aradı. Dedi ki ‘bir durum var, bununla ilgili söz vermeniz gerekiyor.’ Karakola gittiğimde bir kızın Çankaya’da bulunan gece yerinde benim kimlik fotokopimi kullanarak çalıştığı, kendi beyanına nazaran de benim adıma düzenlenmiş senetle tutulduğunun tez edildiğini söyledi. Bu kişiyi tanıyıp tanımadığım, daha evvel bir tanışıklığım olup olmadığı soruldu. Ben de bu türlü birisini tanımadığımı, daha evvelden soruşturmamın devam ettiğini aktardım, bu halde sözümü verdim” diye konuştu.
“Savcılıktan yardım talep ediyorum”
Şu anda soruşturmanın devam ettiğini ve rastgele bir gelişme olmadığını tabir eden Güvenç, “Hem kolluk kuvvetlerinden hem savcılıktan hem de avukatlardan yardım talep ediyorum. Bu mevzu hakkında ne yapabileceğimi de bilmiyorum. Ehliyetimi de alamadım. Şu anda sıhhat raporu alamamam sebebiyle rastgele bir işte de çalışamıyorum. Herkese bu hususta çok dikkatli olması gerektiğini, değil kimlik, kimlik fotokopisi olsa bile çok dikkatli halde koruma edilmesi gerektiğini söylüyorum” dedi. – ANKARA